Deleuze ve Bacon: yaşam için yeni olanaklar

Abstract

Fransız düşünür Gilles Deleuze, gerçeklikle ilişki kurarken mevcut olan baskıcı kalıpları kırarak yeni kavramlar yaratmıştır. Deluze, Felix Guattari ile birlikte geliştirdiği “Organsız Beden” kavramı ile ortaya koyduğu organizma eleştirisi doğrultusunda bizlere farklı yaşam olanakları olduğunu gösterir. Bu bir nevi, deneyleme ve oluşlar yolu ile bedenin olası yönlerini açığa çıkararak saf bir yaşam deneyiminin izini sürmektir. Deleuze, yarattığı organsız beden kavramı ile alışılagelen mevcut sistemi yıkmak ve düşünsel anlamda yeni yaşam olanaklarını yaratmak gayesindedir. Bunun en iyi yolu Deleuze için her zaman sanat olmuştur. Bu bağlamda, İngiliz ressam Francis Bacon da resimleri aracılığı ile düşündüren imgeler üretir. Bacon’ın resimlerinde var olan duyumsamanın şiddeti ve bedeni özgür kılma çabası, tıpkı Deleuze de olduğu gibi, yaşam için yeni olanakların ve akışların var olduğunu gösterir niteliktedir.

French philosopher Gilles Deleuze created his own concepts by breaking down the existing repressive patterns in establishing a relationship with reality. Deleuze, together with Felix Guattari, developed the notion of “Body Without Organs” to show the possibilities of life in line with the reconsideration of the organism. This is a way of tracing a pure life experience by revealing the possible aspects of the body through experiments and becomings. Deleuze aims to demolish the existing system by ”body without organs” to create new possibilities for life. The best way to achieve this, has always been art for Deleuze. In this context, British painter Francis Bacon, produces thought-provoking images through his paintings. The severity of the sensation in Bacon’s paintings and his effort to free the body, just like in Deleuze, underlines that new possibilities and flows exist for life.